Dünya Gazetesi

du%cc%88nya_tekno_trend-vi%cc%87zyonu_olan_gi%cc%87ri%cc%87s%cc%a7i%cc%87mci%cc%87_kac%cc%a7iyor-25-11-2016

Vizyonu olan girişimci kaçıyor!

Netmarble tüm dünyada farklı coğrafyalarda faaliyet gösteren bir oyun şirketi. Netmarble Türkiye, girişim hızlandırma merkezlerinden biri olan StartersHub’ın da yatırımcılarından biri. Kendisi de bir girişimci olan Netmarble EMEA CEO’su Barış Özistek ile Türkiye’de girişimcilik ekosistemini konuştuk.

Türkiye’de girişimci olmak oldukça zor olduğunu söyleyen Özistek, girişimci desteklerinin kağıt üzerinde çok olduğunu fakat maalesef pratik uygulamada desteklerden faydalanan girişimci sayısı oldukça az olduğunu dile getiriyor.

Sadece Türkiye pazarında, gelir yaratmanın birçok girişim için zorluğu da düşünüldüğünde vizyonu olan girişimcilerin çoğunluğunun hızlıca Ortadoğu’ya ya da globale açılmayı planladığını belirten Özistek, bu tip kararların tabii ki henüz güçlenmemiş firmalar için sayısız zorluğu da beraberinde getirdiğini söylüyor. Girişimci ekosistemini destekleyen en önemli bacaklardan biri olan yatırımcı konusunda Türkiye’nin çok istenen bir konumda olmadığını vurgulayan Özistek, “Bence herkesin girişimcilere müthiş saygı duyması lazım” diyor. Özistek, girişimlerin mutlaka devlet tarafından desteklenmesi, bürokrasinin azaltılması, prensip olarak girişimciye güvendiğimiz bir anlayışa geçilmesinin gerekli olduğunu dile getiriyor ve şöyle ekliyor: “Yatırımcılar için de büyük avantajlar getirilmeli ki zaten riskli olan girişimlere yatırım yapmaktan kaçınmasınlar. Dünyada en güzel örneklerden birisi, girişimlere yatırım yapan fonlara devlet ortak oluyor. Böylece özel sektör yatırımcılarının riskini düşürüyor.”

Tüm teşvik ya da desteklerin uzmanlık alanlarında göre organize olması gerekliliğine değinen Özistek, “Oyun ve animasyon sektörü çok özel bir alan. Ülke olarak çok kısa sürede global rakipleri geçip dünyanın en büyük ihracatçıları içinde yer alabiliriz fakat uzmanlığı olan ekiplerin bu alandaki destekleri yönetmesi gerekir. Yoksa hem ülkemizin kaynakları boşa harcanır, hem de sonuç almamış oluruz. Dünyadaki örneklere baktığımızda genelde özerk yönetilen kamu kurumları oyun gibi sektörleri yönlendiriyor ve tüm destekleri organize ediyor. Vergilendirme gibi konularda yapılması gereken teşvikleri de belirleyip ilgili devlet birimleri ile koordineli çalışabiliyorlar” diyor.

Eğer bir merkez haline gelecekseniz, öncelikle girişim ekosistemini çok kuvvetlendirmeniz lazım” diyen Özistek, şunları anlatıyor: “Girişimlerin en azın yüzde 50’sinin başarısız olduğu doğrudur. Fakat bu girişimlerde çalışan her bir kişi benzersiz tecrübeler elde ediyor. Girişim ekosisteminin güçlü olduğu yerde, büyük ölçekli firmalar rahat ederler, çünkü istihdam edecek kalifiye insan kaynağına ulaşabilir. Girişimler büyüyüp bölgesel ya da global güç haline geldiklerinde doğal olarak merkezleri ilk doğdukları yerde kalır ve hizmet sağlayıcılar için bu noktada olmak çok önemli ve değerli olur. Bu şekilde girişimler sizin bölgesel bir üs haline gelmenizi çok güçlü destekler.”

Eskiden yatırımcı komik teklifler yapıyordu

Girişimciliği öncelerde küçük görüyordu Türkiye, yatırımcılar komik denebilecek teklifler ile geliyordu. 1 milyon TL yatırım yaparım ama para batarsa kurucu ortaklar bu borcu ömürleri boyunca öderler diyen kurumsal, tanınmış, yatırımcı olduğunu zannedenleri bile gördük. Türkiye çok kısa sürede o dönemleri aştı ve büyük gelişme gösterdi. Fakat diğer taraftan, bu ekosistemi destekleyecek gerekli vergisel düzenlemeler, kanuni alt yapı ve devlet destekleri / teşvikleri aynı hızda ilerlemediği için hala çeşitli zorluklar çekiliyor ve arzu edilen ivmeye ulaşılamıyor.